10 Haziran 2009 Çarşamba

Şarap

şarap kusursuz bir fahişedir
ve senin amacın sarhoş olmak
tadına bakmalısın ;
öylece salmalısın kendini
ona
kusursuzu tadışın böyle sahte olmalıdır.

tadımlık; bir katre şarap bakiredir :
onu da tadıp meyperest olamaz mısın ?

bir kadeh şarap işte
ruhu içinde tutan
birleştiğimiz andır:

bakireni fahişen yapamaz mısın ?

6 Haziran 2009 Cumartesi

Güdü


Doğalı severim. Güdüsel olan gerçektir. Gerçek acıdır.Acıyı sevmem.Yüzleşmek önemlidir.Yüzleşmek acıdır. Acı önemlidir.Gerçek önemlidir. Önem vermeyi sevmem. Yorucudur.Güdü doğaldır.Acı doğaldır.Gerçek yapaydır. Bunları kurcalamak yorucudur.Yorulmak doğaldır. Doğal olan güzeldir. İroniye de oldum olası bayılmışımdır zaten.Sevmek ve sevmemek seçim değil güdüdür.Ne demiştik? Doğaldır.O halde doğal olan güzeldir. Aksi halde nefret suçtan sayılırdı.Bunları nötre indirgemek insanın elindedir.Yapabilir.Bu indirgeme yapay olacaktır. Ama insan da doğaldır ve indirgemek istemesi veya buna çabalaması da doğal karşılanmalıdır.Ama bu istek ne kadar güdüseldir? İkinci sırada güdüseldir.Yani ilk adımda,güdüde,sevmek ya da sevmemek yer alır. Bu doğaldır. İkinci güdü, nefreti körüklememek cinsinden bir şey olursa eğer,bu andan itibaren yapılacaklar planlanmaya başlanır.Bu yapılacaklar yapılırken artık yapaylaşır.Plan yapaydır. Giderek bu uygulama normal bir güdüye dönüşür.Tekrar dengeye ulaşılır ve her şey doğallaşır. Artık seçim yapmak doğaldan sayılır. Doğalı severim.Denge doğalın yöntemidir. Dengeyi severim. Yöntem kullanmayı sevmem. Yöntem yapaydır. Yapayı sevmem. Doğalı severim.Doğalı sevmek en insancıl güdüdür.



" zey "

4 Haziran 2009 Perşembe

Dilemma

anlarsın da yapılanların iki boyutunu,

yapılan sana

ve senin başkasına

güneşin aslolan

ayın ışığındakinin;

ve devam edersin bilerek

unutarak

umursamadan

kim ki umursamaz işte o umursatmayı hatırlatır.

ayın ışığı hatırlattığı gibi gece

vasat ama oyun olduğunu bilerek..

düşüncende bilerek arttırırsın.

gerçeği; neden, kimle paylaştığının yalanındasın.

Bilmece


“Herkes konuşurken"
birini cezalandırmak zorunda kalırsın. Bu egonu tatmin eder. O gururunu yüksekte tutmak , önyargılarından arınmak , statüsünü belirlemek ve baskı altından kurtulmak için bunların hepsini senin üstüne atarak kendini rahatlatır. Senin egonu bir kafes içine alır. Egosunu tatmin etmiş siyahlarını sana yükler. Sen beyazınla bunu kapatmaya çalışırken, içine gömülürsün. İçine gömdüğün siyahın artık kurtulmak ister, başka siyaha yer yoktur onun yanında . Siyah zaten hiç kimseyi sevmez kendine beyazlar arar. O bir patlama yaşar ve beyazını öldürür. Sana yüklenen duygulardan arınırsın . Katil : SİYAH : ego " sana dur yapma! derken bile kendini tatmin etti "

Ama unutma beyaz içine gömdüğün duygulardan ibarettir, inançlıdır ve bu inanç seni ölüme sürükler..

Yaşamla ölüm arasındaki sır da burada gizlidir.
Bu sırrı çözmek bilmeceden daha zor!